
BASINA VE KAMUOYUNA
Türkiye’deki hapishanelerde yaşanan insan hakları ihlallerinin sonlandırılması, ağırlaşan infaz koşullarının düzeltilmesi ve İmralı Hapishanesinde uzun zamandır sürdürülen ağır tecrit ve izolasyona son verilerek aileler ve avukatları ile görüşmelerin sağlanması talepli olarak cezaevlerindeki mahpuslar tarafından 27 Kasım 2020 tarihinde süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemine başladıkları kamuoyuna duyurulmuş ve bugün itibari ile eylem 107 Hapishaneye yayılarak 74. gününde devam etmektedir.
Ne yazık ki ülkemizde yıllardır mahpusların en temel haklarını kullanmaları bilinçli politikalarla engellenmiş, bu yönde yapılan her türlü yasal girişimler sonuçsuz kalmıştır. Bunun bir sonucu olarak cezaevleri sorununa kalıcı çözümler üretilememiş, geçici yaklaşım ya da uygulamaların sorunu çözmekten çok uzak kaldığı sık sık tekrarlanan açlık grevleri eylemlerinden de anlaşılmaktadır.
Mahpuslar tarafından talep edilen avukat-müvekkil görüşmesi, aile görüşmesi ve yine cezaevlerindeki diğer olumsuz koşulların (kalabalık koğuşlar, keyfi aramalar, hasta mahpusların ihlal edilen sağlık hakları vb) düzeltilmesi gibi talepler karşılanması gereken en temel insan haklarıdır. Bu hakların hepsi aynı zamanda Anayasa, Ceza İnfaz Kanunu ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası Sözleşmelerle güvence altına alınmış olan haklardır. Bu hakların eşit ve ayrımsız bir şekilde yerine getirilme sorumluluğu ve yükümlülüğü devlet ve devletin yetkili kurumlarına aittir. Bunun gerektiği gibi uygulanmaması ya da tam tersi ihlaller silsilesine yol açacak şekilde uygulamaların meşrulaşmış olması kabul edilebilir bir durum değildir.
İlimizde de gruplar halinde ve dönüşümlü olarak devam eden açlık grevi eylemlerini izlemek için hak hukuk ve sağlık örgütleri tarafından kurulan Koordinasyonumuz 02.02.2021 tarihinde Van Cumhuriyet Başsavcılığına resmi yazı ile başvuruda bulunarak cezaevlerindeki durumun bağımsız bir heyet tarafından yerinde incelenmesi için tarafımıza gerekli izinlerin verilmesi talep edilmiş ancak ne yazık ki bu talebimize olumlu yanıt verilmemiştir.
Koordinasyon bileşenlerinden Van Barosu ve Özgürlük için Hukukçular Derneği Van Şubesi üyesi avukatlar tarafından bölgemizde Van F Tipi Cezaevi, Van Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu, Van T Tipi Cezaevi ve Patnos L Tipi Cezaevleri ziyaret edilmiştir. Yapılan görüşmeler neticesinde hazırlanan rapor basın açıklamamız sonrasında siz değerli basın emekçileri ile ek olarak paylaşılacaktır. Raporda dikkat çeken ve süreklileşen ihlalleri kısaca belirtmek gerekirse;
*Van F Tipi Cezaevinde 3,Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinde 3,Van T Tipi Cezaevinde 1,Patnos L Tipi Cezaevinde 3 kişi olmak üzere 5’er günlük periyotlarla süresiz dönüşümlü açlık grevi eyleminin yapıldığı
*Açlık grevi yapan mahpuslara disiplin soruşturmalarının açıldığı
*Cezaevlerindeki hijyen koşullarının yetersiz olduğu, mahpuslara yeterli oranda temizlik malzemesi verilmediği
*Kalabalık gruplar halinde kapsamlı oda aramalarının yapıldığı
*Üst aramalarında sosyal mesafe kurallarının ihlal edildiği
*Pandemi ve kış koşulları gerekçe gösterilerek aile görüşlerine, sosyal aktivitelere, spor faaliyetlerine getirilen kısıtlamaların devam ettiği
*Dışardan getirilen eşya ve kitapların kendilerine geç verildiği
*Abone oldukları gazetelerin hiçbirinin verilmediği
*Yeni tutuklanan kişilerin 14 gün karantinada bekletildikleri, karantina koğuşunun küçük olduğu, mahpusların kantinden temizlik malzemesi alana kadar karantina koğuşunda sabunsuz, deterjansız, çarşaf ve yastıksız sağlıklı olmayan ortamda bekletildikleri, bazı mahpuslar açısından 14 günlük karantina süresinin 30 günü geçecek şekilde uzatıldığı,
* Cezaevlerindeki doluluk oranının fazla olması sebebiyle, 20 kişilik koğuşlarda 26-27 kişinin kaldığı
*Cezaevleri idarelerine verilen dilekçelere cevap verilmediği veya çok geç cevap verildiği
*Açlık grevine giren mahpusların beslenme ve sağlık kontrolü konusunda sorun yaşamadıkları ancak koruyucu yaşamsal malzemelerin, cezaevi idaresi tarafından eksik verildiği
*Cezaevlerinde son 1 ayda kadın ve erkek birçok mahpusun talepleri dışında başka cezaevlerine nakledildikleri tespit edilmiştir.
Tespit edilen hak ihlallerinden de anlaşılacağı üzere, Türkiye Cumhuriyetinin de taraf olduğu uluslararası insan hakları sözleşmelerinin hükümlerini ve anayasada tanımlanan hakların, cezaevindeki mahpuslara sağlanması fiili olarak askıya alınmıştır. Van T tipi, Van F tipi, Van Yüksek Güvenlikli ve Patnos L tipi kapalı cezaevi idareleri, mevcut yasal düzenlemelere ve uluslararası insan hakları sözleşmelerine aykırı işlemler ve uygulamalar yapmaktadır. Cezaevindeki uygulamalar, fiziki koşullar ve söz konusu ihlaller hakkında derhal etkili bir soruşturmanın yapılması gerekmektedir.
Biz sivil toplum kuruluşlarını derinden kaygılandıran açlık grevi eylemleri 74. Gününde olmasına rağmen, yetkililerce herhangi bir adım atılmamıştır. Tecridin bir insanlık suçu olduğu, cezaevindeki mahpusların ulusal mevzuat ve uluslar arası sözleşmelerdeki en temel haklarının korunması gerektiği, bunların gereğinin yerine getirilmemesi halinde yıllardır ülkemizde devam eden ve yaşam hakkının kutsallığı önündeki en büyük engel olan açlık grevlerinin bitmeyeceği aşikardır.
Toplumsal belleğimizde ağır tahribatlar ve derin yaralar oluşturabilecek olan bu sürecin bir an önce çözüme kavuşabilmesi için elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu ancak başta iktidar ve adalet bakanlığı olmak üzere sorumluluk makamındaki kişi ve kurumların da bir an önce inisiyatif alması ve bu sorunun çözülmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini vurgulamak istiyoruz.
Bu noktada hali hazırda devam eden süresiz dönüşümlü açlık grevleri ilerlemeden ve can kayıpları yaşanmadan çözüm üretilmesi için Adalet Bakanlığını sorumluluklarını yerine getirmeye bunun yanı sıra ülkemizdeki tüm sivil toplum kuruluşlarını, siyasi partileri ve toplumun her kesimini bu can yakıcı soruna karşı duyarlı olmaya davet ediyoruz.
ÖHD Van Şubesi İHD Van Şubesi
Van Barosu Van Hakkâri Tabip Odası
Van Tuhay-Der TİHV Van Temsilciliği
SES Van Şubesi