Anasayfa Basın Açıklamaları Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Temel Bir Haktır, YASAKLANAMAZ!!!

Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Temel Bir Haktır, YASAKLANAMAZ!!!

12 Dakika Önce

Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Hüseyin Yaviç ile TİHV Temsilcisi Sevim Çiçek, 36 saatlik nöbetin ardından evine giderken geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden Dr. Rümeysa Berin Şen için açıklama yapmak istedikleri YYÜ Dursun Odabaşı Hastanesi önünde gözaltına alınmış, ifadelerinin ardından serbest bırakılmıştır. Dr. Hüseyin Yaviç gözaltına alınması sırasında kötü muameleye maruz kalmış, bu durum adli muayene raporlarına da yansımıştır.

Van’da 5 yılı aşkın süredir devam eden toplantı ve gösteri yürüyüşleri Valiliğin süreklilik arz eden kararlarıyla yalnızca muhalif kesimin yaptığı toplantı ve gösteri yürüyüşleri yasaklanmaktadır. İktidar yanlısı olmayan kişi, Sivil Toplum Kuruluşlarının ve siyasi partiletin her türlü etkinliği Van Valiliğinin kalıcı olağanüstü hal olarak sürdürdüğü eylem etkinlik yasakları kapsamında engellenmekte, yapılan etkinliklere karşı polisin orantısız güç kullanımı söz konusu olmaktadır. AHİS’e, Anayasa’ya ve kanuna açıkça aykırı şekilde verilen yasaklama kararları ile temel hak ve özgürlükler askıya alınmıştır. Türkiye’nin birçok ilinde aynı konu ile ilgili Tabip odaları tarafından yapılan açıklamayı, Van Hakkari Tabip Odası Başkanı ve değerli üyeleri kolluk kuvvetlerinin suç teşkil eden müdahaleleri nedeniyle yapamamıştır. Önemle vurgulamak isteriz ki, yapılan gözaltı işlemi hukuka aykırı olup, kişi hürriyetinden yoksun bırakma suçunun tüm unsurları oluşmuştur. 

Kolluk, Van Valiliğinin kamu kurumları önünde basın açıklaması yapılmasının yasaklandığına ve 15/10/2021 tarihli Van ili çevresinde toplantı ve gösterilerin yasaklandığına dair kararı gerekçe göstermişlerdir. Bu kararların yasaya, anayasaya, ahis’e ve AYM ile AİHM içtihatlarına açıkça aykırı olduğu unutulmamalıdır. 

Zira Anayasa’nın “Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı” kenar başlıklı 34. maddesi şöyledir:

“Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.

Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak, milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve kanunla sınırlanabilir.”

AİHS’in Toplantı ve Dernek Kurma Özgürlüğü başlıklı 11. Maddesi şöyledir:

“Herkes barışçıl olarak toplanma ve dernek kurma hakkına sahiptir.”

Valiliğin yasaklama kararı 2911 sayılı yasanın 17. Maddesine dayanarak yapıldığı ifade edilmiş ise de söz konusu yasa maddesi “millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla belirli bir toplantıyı” yasaklama yetkisi vermektedir. Ancak valilik, belirli bir toplantıyı değil henüz varolmayan tüm toplantı ve gösteri yürüyüşlerini yasaklamıştır. Bu kanunun lafzına, amacına ve ruhuna açıkça aykırıdır.

Yine ifade etmek gerekir ki, kamu kurumları önündeki yasaklama kararları gerekçe gösterilerek barışçıl gösterilere yapılan müdahale hak ihlali olarak değerlendirilmektedir. 

AİHM; devletlerin yalnızca barışçıl toplantı hakkını korumakla değil aynı zamanda bu hakka yasaya aykırı nitelikte dolaylı sınırlamalar getirmekten kaçınmakla da yükümlü olduklarını hatırlatmıştır. AİHM, basın açıklamasının barışçıl özelliğine vurgu yapmış ve kamu makamlarının barışçıl biçimde yapılan bir gösteriye karşılık vermeleri gerektiğinde başvurucunun barışçıl şekilde gösteri yapma hakkı ile yerel makamların kamu düzenini koruma hakkı arasındaki dengeyi sağlamakla yükümlü olduğunu belirtmiştir.

AİHM’e göre yalnızca basın açıklamasının okunması gereken bir gösteriye katıldığı gerekçesiyle para cezası verilmesi, bir sendikaya üye olan herkesi cezalandırılma korkusuyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (Sözleşme) 11. maddesi ile güvence altına alınan toplantı ve gösteri yapma hakkını kullanmaktan caydırabilecek nitelikte olduğunu değerlendirmektedir.

AYM 2015/1051 nolu bireysel başvuruya ilişkin vermiş olduğu kararda: “… kamu hizmeti görülen bina ve tesisler ile hükûmet konaklarında basın açıklaması yapılamayacağı yönünde karar alınmasına rağmen yapılan basın açıklamasının bazı faaliyetlerin önemli derecede aksamasına neden olduğu veya kamu düzenini bozduğu ya da bu yönde ciddi bir tehlike doğurduğu yönünde herhangi bir durumun meydana gelmemesi nedeniyle toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlal edildiğine” karar vermiştir. 

Ohal ile birlikte kalıcı hale getirilmek istenen eylem ve etkinlik yasaklarına toplumun “artık yeter” dediği noktayı çoktan aşmış bulunmaktayız. Anayasa ile de güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerin valilik kararlarıyla yok sayılmasını/yasaklanmasını kabul etmediğimizi temsil ettiğimiz kurum ve üyelerimiz adına açıkça vurgulamak istiyoruz. Hak ve özgürlükleri yasaklayarak yönetme anlayışın derhal son bulmasını, güvenlik tedbirlerinin temel hak ve özgürlüklerinin sonuna kadar kullanılabilmesi amacıyla alınması gerektiğini tekrar hatırlatmak isteriz.

Uluslararası sözleşme ve ulusal mevzuat ile Yüksek yargı içtihatları birlikte değerlendirildiğinde Van-Hakkari Tabip Odası Başkanlığının yapmak istediği basın açıklamasına izin verilmeyerek ve suç teşkil edecek şekilde derdest edilmelerine yönelik eylemleri kınadığımızı,  kanuna aykırı yasaklama kararları nedeniyle Van’daki toplantı ve gösteri yürüyüşlerine izin verilmemesi yönündeki yasakçı anlayıştan derhal vazgeçilmesini, yaşanan hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz. 27.10.2021

Van Barosu

Özgürlükçü İçin Hukukçular Derneği Van Şubesi 

İHD Van Şubesi

KESK Şubeler Platformu

Van Çevre Derneği

Star Kadın Derneği

TİHV Van İl Temcilciliği Van – Hakkari Tabip Oda

Diğer Yazılar
 İHD VAN
 Basın Açıklamaları

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir