Anasayfa Basın Açıklamaları VAN YÜKSEK GÜVENLİKLİ CEZAEVİNDE MAHPUS RAMAZAN TURAN’IN ÖLÜMÜNE İLİŞKİN RAPOR

VAN YÜKSEK GÜVENLİKLİ CEZAEVİNDE MAHPUS RAMAZAN TURAN’IN ÖLÜMÜNE İLİŞKİN RAPOR

20 Dakika Önce

VAN YÜKSEK GÜVENLİKLİ CEZAEVİNDE HÜKÜMLÜ RAMAZAN TURAN’IN ÖLÜMÜNE İLİŞKİN RAPOR

GİRİŞ:

Mahpus Ramazan Turan’ın Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmesi ile ailenin Van ve Hakkâri şubelerine yaptığı başvuru ve hapishanede bulunan mahpusların farklı zamanlarda şubemize göndermiş oldukları mektuplar esas alınarak belirtilen iddiaların araştırılması için çeşitli görüşmeler neticesinde tespit edilen hususlar raporlaştırılmıştır.

AMAÇ:

Bu raporun amacı 20.01.2022 tarihinde Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Mahpus Ramazan Turan’ın yaşamını yitirmesine olayına ilişkin hak ihlallerinin araştırılması amacıyla bu rapor oluşturulmuştur.

YÖNTEM:

            Bu rapor, Ramazan Turan’ın ölümünden sonra İnsan Hakları Derneği Van Şubesi’ne yapılan hak ihlali başvuruları ve hapishaneye yapılan ziyaretlerden edinilen bilgilerin derlenmesiyle oluşmuştur.

Raporumuza temel teşkil eden başvurular; Ramazan Turan’ın ölümü ile alakalı hapishanelerde tutuklu veya hükümlü bulunan mahpuslarca gönderilen mektup ve ailesinin derneğe telefon üzerinden yaptığı başvurulardır.

BAŞVURU ÖZETLERİ VE YAPILAN GÖRÜŞMELER:

  09.02.2022 tarihinde Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinden mektup yoluyla başvuruda bulunan A.N, O.K ile Ö.Ç,

“Ramazan Turan 19.01.2022 tarihinde sorumlu personelin(Revirci, Başgardiyan, Cezaevi Müdürü) görevlerini yapmamalarından dolayı yaşamını yitirmiştir. Sabah sayımından 08:10 Akşam Sayımına kadar onlarca kez Ramazan Turan’ın oda arkadaşı Uzan Tokay defalarca cezaevi personeline Ramazan Turan’ın sağlık sorununu aciliyetini iletmiş ve yardımcı olmalarını istemiştir. Lakin hiçbir personel duyarlılık göstermemiş ve revirde çalışan personel sadece bir ağrı kesiciyi Ramazan Turan’a tedarik etmiştir. Akşam sayımından sonra başgardiyan ve yanındaki birkaç gardiyanla A36 odasına gelmiş ve üst katta yatalak olan Ramazan Turan’ı tehditkâr bir dille ” Bak hiçbir şeyin yok, yarın testini yapacağız{Covid}, seni hastaneye götürürsem hücreye alacağım sonra” demiş. Ramazan Turan takatinin kalmaması sonucunda ve hücreyi kabul etmesi üzerine acile sevk edilmiştir. Bu sevk sırasında şüpheli bir şekilde yaşamını kaybettiği bizlere yansımıştır. Tutukluluğun üzerinden henüz 20 gün geçmişken yapılan uygulamayla canına kast edilmiştir. Cezaevine girişte de çıplak aramaya maruz kalıyor ve tek başına bir odaya götürülüyor”

Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinden mektup yoluyla başvuruda bulunan Ö.F.Ü;

 “Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinde var olan bu insanlık dışı politika ve ihmalkarlık yüzünden Ramazan Turan ölüme terk edildi.19.01.2022 tarihinde bulunduğu odada rahatsızlanan Ramazan Turan yanında bulunan arkadaşın tüm ısrar ve dil dökmesine rağmen 13 saat boyunca boğazı şiş, su ve yemek yiyip içmeden ve acile götürülmediği için ölümüne sebep olundu. Boğazı şiştiği ve yataktan kalkamadığı halde hastaneye götürmek yerine revir personeli tarafından balgam ilacı veriliyor. Kurum idaresi ve memurları tarafından sırf hastaneye gitmemesi için “Eğer seni hastaneye götürürsek, tekli hücrede karantinaya koyarız” şeklinde tehdit ediliyor. Bu tehditlere rağmen Ramazan Turan hastaneye gitmek için ısrarda bulunuyor.13 saat sonra tekerlekli sandalye ile odadan çıkartılıyor ve hastaneye götürülüyor. Sonuçta ölümüne büyük bir kapı aralanarak sebep olundu ” ➢ 10.02.2022 tarihinde Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinden mektup yoluyla başvuruda bulunan Yılmaz ALPER, “Ramazan Turan tutuklanırken aynı zamanda çokça söylediği gibi “Can güvenliği cezasını çekinceye kadar devlette emanettir.” söyleminin tam tersi bir durum oluşmuş, tutukluluğunun üzerinden 20 gün geçmeden, yapılan uygulamayla canına kastedilmiş. Kurum idaresi ve memurları tarafından sırf hastaneye gitmemesi için “Eğer seni hastaneye götürürsek, tekli hücrede karantinaya koyarız” şeklinde tehdit ediliyor. Bu tehditlere rağmen Ramazan Turan hastaneye gitmek için ısrarda bulunuyor. 13 saat sonra tekerlekli sandalye ile odadan çıkartılıyor ve hastaneye götürülüyor. Yukarıda özetlediğim olayın birebir tanıkları, cezaevi kurumunun kameraları da mevcuttur.”

Ramazan Turan’ın oğlu Hüseyin Turan’ın telefon yoluyla derneğimize başvurarak yapılan görüşmelerinde,

 “Babam 31.12.2021 tarihinde yol kontrolü sırasında göz altına alınıp Çukurca’ya götürülüyor. Sağlık işlemlerinden sonra Van Yüksek Güvenlikli Cezaevine götürülüyor. Defalarca cezaevini aramamıza rağmen tarafımıza herhangi bir bilgi verilmedi. Sadece karantina koğuşunda kaldığına dair bilgi verildi.20.01.2022 tarihinde, sabah saat 09:30 sularında cezaevi psikoloğu olduğunu söyleyen biri babamın öldüğü bilgisini verdi. Babamın ölümü ile alakalı Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinden Uzan Tokay adlı tutukludan mektup aldık. Uzan Tokay olayın bir ihmal olduğunu 13 saat boyunca durumu ağır olmasına rağmen hastaneye sevkinin yapılmadığını gerekirse tanıklık yapacağını tarafımıza mektup ile bildirmiştir. Bu konu ile alakalı derneğinizin babamın oda arkadaşı Uzan Tokay ile görüşmesini istiyoruz”

05.04.2022   TARİHİNDE VAN YÜKSEK GÜVENLİKLİ CEZAEVİNDE KALMAKTA OLAN MAHPUS F.B  İLE YAPILAN GÖRÜŞMEDE;

“Ben Ramazan Turanın yer aldığı koğuşa komşu koğuşta kalıyorum. 19.01.2022 tarihinde bulunduğu odada rahatsızlanan Ramazan Turan yanında bulunan arkadaşın tüm ısrar ve dil dökmesine rağmen 13 saat boyunca boğazı şiş, su ve yemek yiyip içmeden ve acile götürülmediği için ölümüne sebep olundu. Kurum idaresi ve memurları tarafından sırf hastaneye gitmemesi için “Eğer seni hastaneye götürürsek, tekli hücrede karantinaya koyarız” şeklinde tehdit ediliyor. 13 saat sonra tekerlekli sandalye ile odadan çıkartılıyor ve hastaneye götürülüyor. Benim bildiklerim duyduklarım bundan ibarettir. “

  07.04.2022 TARİHİNDE VAN YÜKSEK GÜVENLİKLİ CEZAEVİNDE KALMAKTA OLAN MAHPUS U.T  İLE YAPILAN GÖRÜŞMEDE;

 ” 3 Ocak günü Ramazan Turan’ın kaldığı karantina koğuşu olan A-36 koğuşuna getirildim. Bu koğuş hastane dönüşleri için karantina koğuşu olarak kullanılıyor. Ben koğuşa girdiğimde daha önce tanımadığım Ramazan Turan tek başına koğuştaydı. O da 3-4 gündür bu koğuşa getirilmişti. Tek başınaydı ve yanında temel ihtiyaç malzemeleri dahi hiçbir şey yoktu. Çukurca’da yol kontrolünde alınıp apar topar buraya getirilmişti. Tutuklandığından beri ailesi ile de görüşememişti. Onunla aynı koğuşta Ocak ayının 20’sine dek beraber kaldık.20 Ocak sabahı saat 07:30 sularında Ramazan Turan uyanır, uyanmaz kendisini iyi hissetmediğini söyledi. Bana boğazını gösterdi. Boğazında şişkinlik vardı. Ben de gardiyan çağırma butonuna bastım ve durumu onlara anlattım. Gardiyanlar bana, ‘Sayım gelip gitsin ilgileniriz’ dedi. Sayımdan sonra defalarca kez butona bastım ve arkadaşının durumunun iyi olmadığını söyledim ama ilgilenmediler. Öğlene doğru saat 10:00 sularında revir doktoru geldi ama sadece kapı mazgalından arkadaşa göz atıp gitti. Muayene etmeden içeri girmeden sadece ona bir balgam ilacı verdi. ‘Bugün bu ilacı kullansın, yarın ona Kovid-19 testi yapacağız’ dediler. Hatta doktor ilacın tok karınla alınmasını istedi. Ben de onlara; ‘Arkadaş hiçbir şey yiyip içemiyor’ dedim. Doktor bana yapacakları bir şeyin olmadığını söyleyerek, yarına kadar idare etmesini istedi. Ben hastaneye götürmelerini ve durumun ciddiyetini ısrarla anlattım ama hep idare etmemizi istediler. En son saat 19.00’da bir iki gardiyan gelip onun durumuna baktılar. Baş memur ve beraberindeki gardiyanlar saat 20.00 gibi geldiler. Arkadaşa ‘Zaten yarın gelip testini alacaklar, yarına kadar diren’ dediler. Ben ısrarla durumun aciliyetini anlattım. Bunun üzerine baş memur arkadaşa, ‘Seni hastaneye götürürsek dönüşte seni bu koğuşa vermeyiz, tekli koğuşa götürürüz’ dedi. Arkadaş da; ‘Beni hastaneye götürün, dönüşte beni nereye götürürseniz götürün” diye cevap verdi. Bu diyalogdan sonra koğuştan ayrıldılar. Arkadaş artık içecek bile alamıyor, zar zor konuşuyordu. Saat 20.30 gibi hastaneye götürmek için geldiler ama arkadaş artık yürüyemiyordu. Tekerli sandalye getirdiler ve bu şekilde arkadaş hastaneye götürüldü. Yani ilk haber vermemin üzerinden 13 saat sonra hastaneye götürdüler. Arkadaşı götürdükten 1 saat sonra gardiyanlar tekrar geldi. Eşyalarını hazırlamamı ve Ramazan’ın başka koğuşa götürüleceğini söylediler. Ben eşyalarını hazırladım ama eşyalarını bir gün sonra yani 21 Ocak Cuma günü aldılar. Durumunu sordum bana Turan’ın hastanede yatırıldığını ve bunun dışında bilgi vermeyeceklerini söylediler. Daha sonra arkadaşın hayatını kaybettiğini öğrendim. Ben yaşananları cezaevine gelen ve ifademi alan jandarma personeline de anlattım. Ramazan Turan büyük bir ihmalin sonucunda hayatını kaybetti.13 saatin sonunda hastaneye götürülmesi böylesi bir sonucu ve ölüme yol açtı. Bu hususta cezaevi kameraları da incelenebilir. Her şey kayıt altında. ” şeklinde ifade etmiştir.

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME:

Sağlığa erişim hakkı önündeki engellerin artması ile yaşanan yaşam hakkı ihlallerinin de arttığı gözlemlenmektedir. Yaşanan yaşam hakları ihlallerinin birçoğu mahpusun tekli hücrede tecrit edilmişken gerçekleşmiştir. COVİD 19 salgını bahanesiyle hapishanelerde tecrit ve izolasyon derinleşmiştir. Covid salgını sürecinde yaşanan sevk iptalleri, olumsuz karantina uygulamaları nedeniyle hastaneye sevkler ve tedaviye erişimde yaşanan sorunlar ve hastane dönüşünde mahpusların uzun, belirsiz sürelerle karantina koğuşunda bekletilmeleri başlıca sorunlar arasındadır. Ramazan Turan’ın da sağlığa erişim hakkı engellenmiştir. Diğer bir tespit ise infaz koruma memurlarının, müdürlerin mahpuslara dönük düşmanca davranışları, keyfi uygulamaları her geçen gün arttığı gözlemlenmiştir. Tüm bu sebeplerle Engellenen sağlık hakkı ile idare, sağlık memurları ve infaz memurların keyfi davranışları mahpus Ramazan Turan’ın yaşamının yitirilmesine sebep olduğu tespit edilmiştir.

 İNSAN HAKLARI DERNEĞİ VAN ŞUBESİ

TİHV GENEL SEKRETERİ COŞKUN ÜSTERCİ VE TİHV VAN TEMSİLCİSİ SEVİM ÇİCEK HAZIR BULUNDULAR

Diğer Yazılar
 İHD VAN
 Basın Açıklamaları

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir