Anasayfa Basın Açıklamaları CUMARTESİ İNSANLARI YALNIZ DEĞİLDİR

CUMARTESİ İNSANLARI YALNIZ DEĞİLDİR

5 Dakika Önce

Kayıplarımızın akıbetini öğrenme kararlılığımızda ısrar edeceğiz.

Basın açıklamamızın valilik tarafından yasaklanması üzerine evrensel hukuka ve anayasaya aykırı bu idari kararı protesto amacıyla bir dakikalık oturma eylemi yaptık. Okunmasına izin verilmeyen basın metnimiz aşağıdadır.

Kayıplarımızın akıbetini öğrenme kararlılığımızda ısrar edeceğiz.

Anayasa Mahkemesi’nin anayasal hak kullanımı olduğuna hükmettiği Cumartesi
Anneleri/İnsanlarının Galatasaray Meydanı’ndaki barışçıl buluşmaları, mülki idare
amirlerinin keyfi, hukuka aykırı kararları ve kolluk görevlilerinin şiddeti ile engellenmeye
devam ediyor.
Cumartesi Anneleri/İnsanlarının buluşmalarını engelleyen kaymakamlık yasaklama
kararındaki gerekçeler, Anayasa Mahkemesi tarafından inandırıcı bulunmamış, hukuki
dayanaklarını yitirmişti. Ancak Beyoğlu Kaymakamı her Cumartesi aynı gerekçelerle
verdiği yasaklama kararları ile Anayasa Mahkemesi’ni devre dışı bıraktığını iddia ediyor.
Hukuku, Anayasa’yı yok sayan bu uygulama karşısında ülkenin Anayasa Hukuku hocaları,
üniversitelerin Anayasa Hukuku kürsüleri sessizliğini koruyor. Anayasa’ya sadakatle bağlı
kalacaklarına namus ve şerefleri üzerine yemin eden Cumhurbaşkanı, kabine üyeleri ve
milletvekilleri susuyor. Bu suskunluk, Anayasa’yı değersizleştiren hukuksuzluk iklimini
güçlendiriyor, ihlalcileri cesaretlendiriyor.
Yaratılan hukuksuzluk ikliminde anayasal hakkımızı kullanmak istediğimiz için 19 haftadır,
İstanbul’un ortasında, herkesin gözü önünde engelleniyor, işkence ve kötü muameleye
maruz kalıyoruz.
Savcıların, şüphesiz haberdar olmalarına rağmen, idarenin ve kolluğun hukuk dışı
uygulamalarını görmezden gelmeleri, bizim bu konudaki iddialarımızı dikkate almamaları,
işkence ve insanlık dışı muamele suçlularının dokunulmaz olduğu bir kısır döngü
oluşturuyor. İşkence ve kötü muamele yasağınının ihlaline karşı hoşgörü politikasını
besliyor.

  1. haftamızda bir kez daha baskıyla, şiddetle bizi susturmak isteyenlere
    sesleniyoruz: Bizi susturarak, gözaltında kaybedilenleri ve onları kaybedenleri görünmez
    kılmak istediğinizi biliyoruz. Gözaltında kaybetmelerin bir devlet siyaseti olarak
    işlendiğini ve bugün de bu siyasetin devamı olarak karanlıkta bırakıldığını biliyoruz. İşte bu
    üstü örtülen bilgileri silkelemek, canlandırmak, dolaşıma sokmak istediğimiz için bizi
    susturmak istediğinizi biliyoruz. Toplumsal hafıza üzerindeki hakimiyetinize karşı bir tehdit
    olarak gördüğünüz için bizi yok saymak istediğinizi biliyoruz.
    Ama biz varız, buradayız ve susmayacağız; her engelinizde farklı bir yol bularak hakikati
    haykırmaya devam edeceğiz.
    29 yıl önce, 18 Ağustos 1994 tarihinde Diyarbakır’ın Hani ilçesinde gözaltında kaybedilen
    Mehmet Günkan ve tüm kayıplarımızın akıbetini öğrenme talebimizde ısrar edeceğiz.
    Adaletin sağlanması talebimizde, insan hakları talebimizde, hukuk devleti talebimizde ısrar
    edeceğiz.
    İHD VAN ŞUBESİ
Diğer Yazılar
 İHD VAN
 Basın Açıklamaları

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir