CUMARTESİ İNSANLARI YALNIZ DEĞİLDİR

28 Yılla Sınanmış Kararlılıgımızla Söylüyoruz: Gözaltında Kaybedilen
Sevdiklerimizden Vazgeçmeyeceğiz.

961 haftadir, devletin güvenlik güçleri tarafindan gözaltina alindiktan sonra bir daha geri dönemeyen, akibetleri karanlikta birakilan sevdiklerimizin basina neler geldigini ögrenmek için toplanma ve gösteri yapma özgürlügümüzü kullanarak sesimizi duyurmaya çalisiyoruz.
Ancak 25 Agustos 2018 tarihinden bu yana bu özgürlügümüzü kullanmamiz, mülki amirlerin yasaklama kararlar ve kollugun hukuk disi siddeti ile engelleniyor. Üstelik bu engelleme, hak ihlali olduguna dair iki Anayasa Mahkemesi karari olmasina ragmen devam ediyor. Beyoglu Kaymakami kendisini Türkiye’nin taraf oldugu uluslararasi sözlesmelerin ve Anayasa’nin üzerinde konumlandirmaya devam ediyor. Hic süphe yok ki, bu hukuk disi, etik dist uygulama yalniz Istanbul Valisinin, Içisleri Bakaninin degil, Cumhurbaskaninin da onayi ile gerçeklesiyor.
961 haftamizda bir kez daha hatirlattyoruz: AIHM ve AYM içtihatlari uyarinca, mülki amirler toplanti ve gösteri hakkinin kullanilmasini ortadan kaldiracak kararlar alamaz. Aldiklan kararlarin Avrupa Insan Haklari Sözlesmesi (AIHS) ve Anayasa ile uyumlu olmasi yükümlülügü altindadirlar. Dolayistyla, Beyoglu Kaymakamliginin Galatasaray’ a gikisimIzi engelleyen yasaklama kararlar ve bu kararlar dayanak gösterilerek 20 haftadir iskence kosullarinda gözaltina alinmamiz AlHS ve Anayasa’nin ihlalidir, hukukun inkan, keyfiyetin ilanidir, kabul etmiyoruz.
Biz, evlerinden, is yerlerinden, ögrencisi olduklar üniversitelerin kapilarindan, otobüs duraklarindan, kafelerden gözaltina alinan ve devletin sorumlulugu altindayken kaybedilen insanlarimizin bagina neler geldigini ögrenmek
•istiyoruz.
Onlari kaybedenlerin
yargilanarak cezalandirilmalarini istiyoruz.
Ancak, siyasi iktidarlar degisse de, devlet aklinin ve onun ürünü olan cezasizlik rejiminin devam etmesi sonucunda ne kayiplarimiza ne de adalete ulasamiyoruz.
Hukuka aykiri fillerini örtbas etmek için adeta bir koruma kalkant yaratan sistem,
sorularimiza cevap vermek ve hesap verebilirligi saglamak yerine haksiz, mesnetsiz ithamlarla bizi suçluyor. Bizi bütün hukuki güvencelerimizden yoksun birakmak istiyor.

28 yılla sınanmıs kararlılığimızla söylüyoruz: Tüm engellemeleriniz boşuna, gözaltında kaybedilen sevdiklerimizden vazgeçmeyeceğiz. Bedeli ne olursa olsun donatacagımız bir mezar’ düşümüzden vazgecmeveceğiz.
‘çiceklerle
27 yıl önce bugün Hakkari’nin Otluca köyüne yapılan askeri operasyonda gözaltına alınarak kaybedilen Ahmet Bozkır, Süleyman Tekin, Selahattin Aşkan, Lokman Kaya, Halit Ertuş’u ve tüm kayıplarimizi unutmayacağız.
Bir daha hiç kimse bize yasatılanları yasamasın diye susmayacağız. İnsan olmakta, insan kalmakta Israr edeceğiz. Çeyrek asri asan bir emek ve bedelle gözaltında kaybetmelerle ilgili hafıza mekanına dönüştürdüğümüz Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.

İHD VAN ŞUBESİ